5 Mart 2012 Pazartesi

Eylülden Kalanlar




Ve yandı zaman
Eylül’den geçerken...

Eğilip su içerken aynadan
Ağzımın içine düştü Deniz
Bu yüzden Mavi ağlarım haberin ola...
Ey hayalime uykusuz giren
Turuncu renkli bir elbiseden soydum seni
Sıcaktır diye Eylül’dür diye
Buzluğa kışlık anılar koydum

Saman sarısı Zamanlar düştü Kestanelerden
Mevsim normalleri diye seslenmedik
Derken kestanelerde düştü
Pay düştük zamandan ayrılığa
Adını Eylül koyduk
Nur topu gibi bir Eylül kaldı bize bu aşktan
Eylül’e doyduk...

f.köseoğlu